Türkiye’nin 5. Nesil Savaş Uçağını vitrine çıkarmasının aslında ne anlama geldiğini merak ediyorsanız Batı basınını takip etmenizde fayda var.
Zira bizde mesele her konuda olduğu gibi anlamsız ve kısır bir siyasi çekişmeye kurban edilmiş durumda.
Bloomberg (ABD):
“KAAN’ın ilk uçuşunu gerçeleştirmesi, Türk savunma sanayisinde yeni bir dönüm noktası oldu. “
WELT (Almanya) :
“Türk savaş uçağı KAAN’ın ilk uçuşu, güçlü şekilde büyüyen Türk savunma sanayii için tarihi bir mihenk taşı oldu . Cumhurbaşkanı Erdoğan için bu ABD’ye karşı bir zafer olurken Türkiye, adım adım ABD’ye bağımlı olmaktan kurtuluyor.
Ria Novasti (Rusya):
“Türkiye, 5. Nesil savaş uçağı üretebilen seçkinler kulubüne girdi. “
Dış dünya meseleye işte böyle bakıyor. İçerde ise Marmaray’ı Ecevit’in yaptığını söyleyen kafa bizden Kaan için filmi ta 1973’e kadar sarmamızı istiyor!
Tarih öğreticidir… Hele de ders çıkarmasını bilene…
14 Mayıs 2004 tarihli Hürriyet gazetesinden bir haber: “Tank ve Helikopter İhaleleri İptal Edildi”
Her şey aslında bu haberde anlatılan gelişmeyle başlıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleşen Savunma Sanayii 2004 Yılı İcra Komitesi’de Türkiye şu kararı alıyor: Mevcut modellerle uzun süredir sonuçlandırılamayan modern tank, taarruz taktik keşif helikopteri ve insansız hava araçları projelerinin mevcut ihalelerinin iptaline…
Açıklamanın en kritik cümlesi “Mevcut modellerle uzun süredir sonuçlandırılamayan” diye başlayan bölüm. Türk devleti yabancıların yıllardır kendisini oyaladığını, 1973’ün üstünden geçen 30 yılın üstüne bir 30 yıl daha geçse bir arpa boyu yol alınamayacağını görmüş ve kendi işini kendisi yapma kararı almış.
Açıklamanın devam cümlesinde zaten Türkiye’nin savunma sanayiinde bağımsızlığı ilan ettiği dünyaya net bir şekilde duyuruluyor.
Kaan’ın, SİHA’ların, Gökbey, TCG Anadolu ve Kızılelma’nın önünü açan süreç işte böyle başlıyor…
Kaan’ın ortaya çıkmasında 1973’te başlatılan çalışmaların hiç mi önemi yok? Elbette ki var. Ama 2004’e kadar bizi oyalamışlar! Hem içerden hem dışardan ayağımıza adeta prangalar vurulmuş. Ne zaman bu ülke “Ben kendi işimi kendim yapacağım” demiş, siyasi irade savunma sanayiinin arkasında durmuş… İşte o zaman hızlanmışız. Erdoğan bu meseleyi sahiplenmese, arkasında durmasa bugün ortada Kaan diye bir proje olmazdı.
2004’teki Savunma Sanayii İcra toplantısından tam 12 yıl sonra…
5 Ağustos 2016’da başladı Kaan projesi… O tarihten önce hiçbir zaman Türkiye’nin savaş uçağı üretme projesi olmadı!
Son ve çarpıcı bir örnekle yazıyı bitirelim.
Bu ülke ilk piyade tüfeği olan MPT 76 ve SAR 223’ü 2013 yılında tanıttı… Seri üretime ise 2015 ve 2016 ’da başladık. 2013’e kadar Piyade Tüfeği üretmemize izin vermeyenler bize savaş uçağı yaptıracaktı öyle mi?
Kaan hepimizin ortak gururu. Kısır siyasi tartışmalara malzeme edilemeyecek kadar büyük ve stratejik bir adım. Devamı gelecek.