Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), İsrailli politikacıların Gazze’deki gazetecileri hedef alan paylaşımlarını kınadı.
RSF internet sitesinden, İsrailli bir sivil toplum kuruluşunun (STK) 9 Kasım’daki internet paylaşımı sonrasında bazı İsrailli politikacıların gazetecileri hedef gösteren ifadelerine ilişkin açıklama yapıldı.
Açıklamaya göre, ismi belirtilmeyen STK, bir serbest gazetecinin bir Hamas yetkilisi ile tarihsiz bir fotoğrafını paylaşarak, fotoğraftaki gazeteci haricinde Reuters, Associated Press, The New York Times ve CNN için çalışan diğer 5 gazeteciyi hedef gösterdi.
STK’nin, Gazze’deki gazetecilerin 7 Ekim saldırısından haberdar olduğunu ima eden güvenilirliği teyit edilmemiş paylaşım, İsrail medyasında hızla yayıldı ve İsrailli politikacıların yorumlarına konu oldu.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, X sosyal medya platformundan söz konusu paylaşımda adı verilen gazetecilerin fotoğraflarını paylaşarak suçlamaları tekrarladı.
Eski Savunma Bakanı ve 7 Ekim’den sonra kurulan Savaş Kabinesi Üyesi Benny Gantz, X hesabından, “Gazetecilerin (meydana gelmeden önce) saldırıdan haberleri varsa, teröristten farksızlar ve terörist muamelesi görmeliler.” ifadesini kullandı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi Milletvekili Danny Danon da “(Gazetecileri) teröristlerle beraber avlayacağız.” paylaşımı yaptı.
RSF, gazetecileri hedef gösteren tüm beyanların “savaş suçu” olduğunu vurguladı.
Öte yandan, RSF’nin açıklamasında, İsrail’de “terör yanlısı” olarak değerlendirilen içeriklerin “sistematik tüketimini” yasaklayan tasarının, İsrail Meclisinden geçmesine de değinildi.
Açıklamada, söz konusu yasa tasarısında, “terör yanlısı yayımları sistematik ve düzenli olarak tüketen kişilere bir yıla kadar hapis cezası verilebilir” ibaresinin bulunduğuna ve kasten muğlak bırakılan ifadenin basın hürriyetini kısıtlayabileceğine işaret edildi.
STK’nin işaret ettiği medya kuruluşları, tüm suçlamaların asılsız olduğunu belirtti.
İsrail’in Gazze’ye saldırılarında son durum
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail’in “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken, İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail, 7 Ekim’den bu yana 38’i Gazze Şeridi içindeki çatışmalarda olmak üzere 354’ü asker 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin yaralandığını duyurdu.
İsrail’e göre, Kassam Tugayları’nın elinde 239 İsrailli esir bulunuyor.
Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail’in saldırılarında 4 bin 506’sı çocuk, 3 bin 27’si kadın olmak üzere 11 bin 78 Filistinli öldürüldü, 27 bin 490 kişi yaralandı.
Batı Şeria ve Kudüs’te de İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler, 182 Filistinliyi öldürdü.
İsrail ordusu, Gazze’de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesini, Nasr Çocuk Hastanesini, El-Ehli Baptist ve Türk-Filistin Dostluk hastanelerini, tahliyeye zorladığı Filistin Kızılayı’na bağlı Kudüs ve Endonezya hastanelerinin çevresini vurdu. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana yaşanan çatışmalarda 70 Hizbullah mensubu ile 4 İsrail askeri öldü.